Erdoğan: Benim valilerim görevini yapıyor

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, valilerin görevini yaptığını, yasaların kendilerine verdiği yetkilerin gereğini yerine getirdiğini söyledi.

Erdoğan, partisinin Elbistan İbrahim Karaoğlanoğlu Meydanı'nda düzenlediği mitingde, ''CHP'lilerin Atatürk'ün üzerinden geçindiklerini ancak Atatürk ebediyete intikal ettiğinde paraların üzerinden Atatürk'ün resmi çıkarılıp CHP başkanının resminin konulduğunu'' ifade etti.

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ı ''valilerle uğraşmakla'' suçlayan Erdoğan, ''Bu ara çıktı benim valilerimle uğraşıyor, benim valilerimle niye uğraşıyorsunuz ya... Baykal da Bahçeli de dedim ya iki ruh ikizi bunlar. Bir zamanlar bu ülkede CHP'nin il başkanları valiydi, vali... Hem il başkanlığı yapıyordu hem valilik yapıyordu, bunu biliyorsunuz değil mi... Ya biz buralardan demokrasiye geldik, ne bedeller ödedik'' dedi.

Meydandakilere ''Hani bir de CHP'nin Genel Sekreteri ile bir zamanlar Bolu Valisi olan zatın 'yes-no' hikayesini de biliyorsunuz değil mi, hatırladınız mı 'yes- no'yu. Acaba 'yes-no' da neler konuştular, neler oldu?'' diye soran Erdoğan, şöyle devam etti:

''İşte valilerimize, bunların yaklaşım tarzı bu. Benim valilerim görevini yapıyor, yasaların kendilerine verdiği yetkiler neyse o yetkileri yerine getiriyor, olay budur.

Yalnız bu arada bir şeyi öğrendik, 'ben valilerimi yedirtmem' dedim ama sayın Baykal dedi ki 'ben vali yemem, ben Kırşehir'in hoşmerimini yerim' dedi. Afiyet olsun sen onu yemeye devam et. Fazla yeme şekerin yükselebilir.''

-''TÜRKİYE'NİN İTİBARI İÇİN ÖNEMLİ ADIMLAR ATTIK''-

Erdoğan, Türkiye'nin ekonomisini dünyanın 17. ve Avrupa'nın 6. büyük ekonomisi haline getirdiklerini, Türkiye'nin itibarını yükseltmek için önemli adımlar attıklarını ifade etti.

Dünya Medeniyetler İttifakı'nda Türkiye'nin İspanya ile birlikte eşbaşkan olarak yoluna devam ettiğini, Türkiye'nin 41 yıl aradan sonra BM Güvenlik Konseyine geçici üye olduğunu ifade eden Erdoğan, bunların sıradan olaylar olmadığını vurguladı.

Önceki iktidarların kendilerine ekonominin alt üst edildiği bir dönemi yaşattıklarını savunan Erdoğan, şöyle konuştu:

''Biz böyle bir dönemde Türkiye'yi devir aldık. Gecelik faizler MHP'nin iktidarda olduğu dönemde nereye çıktı, yüzde 7000-7500'lere çıktı. Unutmayın, bunların bedelini kim ödedi, benim halkım ödedi. Değerli kardeşlerim bankalar batıyordu, 16 tane banka Bahçeli'nin iktidar olduğu dönemde battı. Şimdi batan banka var mı? Durum bu... Ve 40 milyar doları benim vatandaşıma ödettiler.

Bu arada ülkemde enteresan bir durum oldu, IMF'ye borçlandılar. Bize ne kadar borçla devrettiler, bunu biliyor musunuz? Bahçeli bunu da duy, 23,5 milyar dolar borçla devrettiler. 23.5 milyar dolar, peki biz bunun ne kadarını ödedik. Şimdi ne kadar borcumuz var, biliyor musunuz? 8 milyar dolarcık. Buraya kadar indirdik. Merkez Bankasında ne kadar para vardı biliyor musunuz, devir aldığımızda 26.5 milyar dolar. Şimdi ne kadar var, 67 milyar dolar var.''

-''DEPREM KONUTLARINI YAPAMADINIZ, ALTINDA KALDINIZ''-

Sözlerini MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi eleştirerek sürdüren Erdoğan, ''Bahçeli 'iktidara geldiğimizde TOKİ'yi masaya yatıracağız, hesabını soracağız' diyor. Bak bunlar konuşulmaz ayıptır ayıp... Toplu Konut İdaresinden sen sorumluydun bir önceki dönemde, kaç tane konut yaptın Allah aşkına. Düzce'de zelzele oldu, deprem konutlarını yapamadınız, altında kaldınız. Biz geldik onu toparladık, sahiplerine teslim ettik'' dedi.

Erdoğan, TOKİ'nin inşaat halinde 346 bin konutunun olduğunu, konutların 246 bininin teslim edildiğini ve bu konutlarda ailelerin oturduğunu belirtti. Konutlarda oturan ailelerin ''Allah sizden razı olsun, kira öder gibi taksit ödüyorum'' dediklerini vurgulayan Erdoğan, konutları ailelere 10, 15, 20 yıl vadeli verdiklerini bildirdi.

Erdoğan, hiç imkanı olmayanlar için de konutlar yapacaklarını belirterek, şunları anlattı:

''Şimdi yeni konutlar yapacağız, bunlar hiç imkanı olmayanlar için 45 metrekare olacak, 20 yıl vadeli olacak, ayda 100 TL taksitle verilecek, peşinatı da olmayacak. Niye? Biz size sevdalıyız, biz size sevdalıyız. Biz sizin dertliniziz, biz sizin aşığınızız, bizim böyle bir durumumuz var.

Hani Elbistanlı merhum Mahzuni Şerif'in şöyle güzel bir dörtlüğü var, hatırlar mısınız? Ben size bir hatırlatayım mı? Bakın o dörtlük çok çok güzel, ben onu sizlere bir okuyayım. 'Milletin sırtından doyan doyana. Bunu gören yürek nasıl dayana', hatırladınız değil mi? 'Yiğit muhtaç olmuş kuru soğana, bilmem söylesem mi söylemesem mi' işte AK Parti olarak biz söyledik, biz susmadık ve 14 Ağustosta partimizi kurduk, bu böyle gitmez dedik. Yoksulluğa, yolsuzluğa, yasaklara yeter. dedik. Yeter, söz de karar da milletindir, dedik.''

-''CENNET VAAT EDİYORLAR''-

Erdoğan, Türkiye için bugüne kadar yaptıklarının çok daha fazlasını yapacaklarını, Türkiye'yi çok daha fazla güzelliklerle buluşturacaklarını kaydetti.

Erdoğan, ''Çünkü biz büyük düşünüyoruz, illerimizde, ilçelerimizde büyük düşünüyoruz. Biz diyoruz ki, sen Türkiyesin, sen Elbistansın... İşimiz hizmet, mesele bitmiş ya, 29 Mart belli, belli... Benim Elbistanlı kardeşim küçük düşünmez, büyük düşünür, büyük'' dedi.

Yerel seçimler öncesinde CHP'nin belediye başkan adaylarının vaatlerini de dinlediğini, bu adayların, Baykal AK Parti'nin sosyal yardımlarını eleştirirken vatandaşa adeta cennet vaat ettiklerini söyledi.

Erdoğan, ''Bakıyorsunuz çıkıyor bir tanesi diyor ki 'herkese ayda 600 TL maaş' inandınız mı? Ankara'da böyle 25 bin kişiye iş veriyor, inandınız mı, adama sorarlar ya 'sen bu 25 bin kişiyi nereye alıyorsun'. Bunların hepsini belediyeye alacaksan bunun İçişleri Bakanlığından geçmesi lazım, çünkü bu bir ülke meselesi. Burası yol geçen hanı değil, devlet idare ediyoruz, devlet...'' diye konuştu.

Geçmişte bu yanlışlık yapılarak belediyelerin batırıldığını ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti:

''Suyu bedava vereceğini söylüyor, ya suyu nasıl bedava veriyorsun, bu değirmenin suyu nereden geliyor, önce onu söyle. Nasıl veriyorsun bedava? Diyor ki 'elektriği bedava vereceğim' diyor. Allah Allah ya bu elektriğin sahibi kim, TEDAŞ, yani biz, devlet, yani ben. Ben sana bedava mı veriyorum ki sen bedava vereceksin, nasıl oluyor? Bunda 71,5 milyon vatan evladının hakkı var, sen bunu nasıl bedava verirsin. O bedava, bu bedava Türkiye nereye gidecek o zaman, iflasa. Bunların derdi bu. Diyor ki 'doğal gaz bedava'. Peki Rusya'ya doğalgaz parasını kim ödeyecek. İran'a doğalgaz parasını kim ödeyecek. Arkasından bir şey daha söylüyor, hatta 'ücretsiz mezar dağıtacağım' diyor. Biz siyasette atan çok gördük.''

Erdoğan, konuşmasını Elbistan'da gerçekleştirilen kamu hizmet ve yatırımlarını anlatarak tamamladı.

-MİTİNGDEN NOTLAR-

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, miting için Elbistan'a Emniyet Genel Müdürlüğüne ait bir helikopterle geldi. Eşi Emine Erdoğan ile birlikte Elbistan'a gelen Erdoğan'ın helikopteri Elbistan Şeker Fabrikası'ndaki boş alana indi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 29 Mart seçimleri öncesinde ilk ilçe mitingini Elbistan ilçesinde yaptı. Mitinge yoğun ilgi gösterildi.

Elbistan'ın yanı sıra Kahramanmaraş ve çevre illerden çok sayıda vatandaş Erdoğan'ı dinlemek için mitingin yapıldığı İbrahim Karaoğlanoğlu Meydanı'nda buluştu.

Erdoğan'ın programı nedeniyle Elbistan'da yoğun güvenlik önlemleri alındı. Vatandaşlar mitingi alanına sıkı bir üst aramasının ardından alındı, miting alanının çevresindeki binaların damlarında da keskin nişancı polisler görevlendirildi.

Erdoğan'ın konuşması sırasında 3 kadın baygınlık geçirdi. Baygınlık geçiren kadınlara alanda görevli 112 Acil Yardım ekipleri tarafından müdahale edildi. Mitinge çok sayıda kadının çocuklarıyla birlikte geldiği dikkati çekti.

Erdoğan, diğer mitinglerde olduğu gibi konuşmasının bitiminde alandakilere karanfil attı, partisinin Kahramanmaraş belediye başkan adaylarını tanıttı. Erdoğan, konuşmasını bir küçük kızın verdiği Elbistanspor'un renklerini taşıyan atkıyı boynuna takarak yaptı.

Erdoğan, Turgut Özal'dan sonra ve 25 yıl aranın ardından Elbistan'a gelen Başbakan oldu. Erdoğan, bunu ''Elbistan'a yaptığı pozitif ayrımcılık'' olarak niteledi.

Alanda toplananların yanı sıra bir çok kişi de evlerin dam, balkon ve pencerelerinden, ağaçların üzerine çıkarak Erdoğan'ı izledi.